25 Eylül 2011 Pazar

"Mutfakta erkek var!"


İki gün önce çalan bir telefon...

- Zerocum selam, müsait misin?

- Evet, Sinancım* müsaitim, söyle!

- Şimdi, ben bu akşam için Ebru'ya* bir şeyler hazırlamaya karar verdim. Dün eve geç geldi, ben evdeydim ama hiç bir şey hazırlamadım ona, çok üzüldüm. Bu akşam da geç gelecek ve şimdi bir şeyler hazırlamak istiyorum. Markete gittim, alışveriş yaptım.

Ben bir yandan bir gece evvel eve aç gelen Ebru'nun, sonra da mahcup Sinan Efendi'nin surat ifadelerini de tahmin ettiğimden dolayı duruma kahkahalarla gülmeye başlayarak soruyorum:

- Eee ne yapacaksın peki?

- Zeytinyağlı yaprak sarması...

- ?!!!!!!!

Konuşmanın bundan sonrasında ben bir süre Sinan'ın dediklerini duyamadım çünkü kendi kahkahalarımın sesinden başka bir şey duyabilecek durumda değildim, krize girmiştim:)) Sakinleştikten sonra şunu dediğimi hatırlıyorum:

- Sinancım bu akşam karına yemek yapmaya karar verdin ve mutfakla ilişkisi omlet ve makarna arasında gidip gelen biri olarak zeytinyağlı yaprak sarması yapmaya mı karar verdin? Puhahahahahaaha!!! (Yine bir kopma ânı!).

- Ya uff! Bırak dalga geçmeyi de, nasıl yapılacağını anlat bana!

Tabi benim şirin arkadaşım ailenin danışman aşçısı olarak benden yardım istemeden önce, zeytinyağlı dolma içine köri, kimyon gibi olmadık baharatlar atmış ve ben "ne yaptın Sinan?" diye çığlıklar atarken "Ama vallahi de kokusu tam dolma kokusu gibi oldu" demekteydi:))) Biraz tarçın, şeker, yenibahar koymasını söyledim ama tarçın ve şekere tasdik gelmesine rağmen yenibahardan sonra bir sessizlik olunca "bilir misin yenibaharı, hani böyle görüntüsü karabibere benzeyen, tatlımsı bir baharattır?" deme durumda kaldım:))

İçini tamamen pişirmemesi gerektiği, dolmayla birlikte de pişeceğinden sarmadan önce pilavının hafif diri kalması gerektiği gibi konularda anlaştıktan sonra "bana bak süpriz yapıcam ha, sakın söyleme Ebru'ya" tembihlerini de aldım ve telefonu kapadık.

Gün içinde Ebru'yla bir kere konuşulmuş olmasına rağmen hatırladıkça sürekli gülmekte olan ağzımı sıkı tutup süprizi bozmadım. Ama akşam da 10 civarı arayıp dolmanın akıbetini sormadan edemedim.

- Sevgili kocacığın sana zeytinyağlı dolma yapmış! (Kahkahalar)

- Hımm evet, pirinçler hiç pişmemişti, ikinci kere pişirmek zorunda kaldık. Yapraklar da çok tuzluydu.

- Ha iyi gene, ilk denemede bu kadarla yırttıysa iyi.

- Öncesinde koca bir tencere pilavı olmadı diye çöpe atmış ama!!!:)))

Yav siz çoook yaşayın emi hayatımın güzel insanları!:))

Ben bir yandan bu çok sevimli olaya güledurayım, televizyonda da keyifli bir kitabın tanıtımına rastladım. Gazeteci Deniz Alphan'ın, değişik mesleklere sahip 28 erkeği mutfağa sokarak onların mutfak keyiflerini, en leziz tariflerini, mutfak hikayelerini, neden/ne için ve kim için çoğunlukla yemek yaptıklarını keyifli sohbetler, fotoğraflar ve tariflerle paylaştığı Mutfakta Erkek Var kitabı... Bu 28 erkeğin içinde Ferzan Özpetek, Mehmet Ali Alabora, Murat Belge, Arman Kırım, Reşit Soley, Cenk Sönmezsoy gibi çok merak ettiğim isimler var. Kitabı ben de henüz edinemedim ama ilk fırsatta diyorum.

Vedat Milor'un yine bu kitapla ilgili söylemiş olduğu bir cümle ile gelsin bu yazının sonu da:

"Lezzetli kişiliklerden lezzetli yemekler doğuyor." Doğru söze ne denir!

---------------------------------

*İsimleri değiştirdim ki canım Sinan'ımın(!) "beni millete rezil ettin!" nidalarından kurtulayım:)))

13 yorum:

숯인 SuChi'iN dedi ki...

olacaksa yaprak sarması olsun, çiğ de olsa yenir ^^

Leylak Dalı dedi ki...

Karısını düşünüp sarma yapmaya çalışan bir erkeği sarma başarısız olsa bile bu güzel düşüncesinden ötürü afişe etmeliydin ki Zerocum kendisine takdirlerimizi iletelim. Yine de okuyorsa bu yorumu kutluyorum kendisini bu paylaşımcı tavrından dolayı, ne mutlu onun eşine. Tanrıdan sana da böyle bir eş nasip etmesi dileğiyle:))) (sana uygun gördüğüm kişi sarma yapabiliyor mudur acaba:)))

zero dedi ki...

Suchim, dimi ama, ne doğru söylüyorsun:)))

Leylak Dalıımmm, ya o sarma yapmasa da oluuur! Eşitlik meşitlik çok güzel de, söz konusu "O" olunca geyşa ruhum, feminist ruhumu bir yumrukta yere indirebilir yani, o kadar:))))) Bu arada o sevimli ve düşünceli eş, senin çok sevdiğin bir akide şekerinin eşi olur;)

Leylak Dalı dedi ki...

Kesinlikle tahmin etmiştim ama burada açıklamak istememiştim:)) o zaman iki şeker bir arada demek gerekli:))

BAYKUŞ GÖZÜYLE... dedi ki...

Zerocum , bence bir erkeğin karısı için bir yemek ,hatta dolma yapmak istemesi takdir-e şayan bir durum:)
Ne mutlu o hanıma...

Kitap da ilgi çekici ama acaba formailteden mi , içten mi girdiler mutfağa;)

Mutlu pazarlar...
Bu arada meraktayım , yeni yerinde mutlu musun,her şey yolunda mı?

zero dedi ki...

Nathalieciğim, kitap muhtemelen çok formalite değil. Şurdan tahmin ediyorum ki içlerinde takip ettiğim isimler var, mutfak yaşamlarında çok önemli bir yer kaplıyor. Ferzan Özpetek, Cenk Sönmezsoy, Arman Kırım örneğin. Bu yüzden çok keyifli bir çalışma olduğunu düşünüyorum:) Vee "mutfakta erkek var" konseptinden bütün erkeklerin de feyz almasını diliyorum:)) Öbür konuyla ilgili de mesaj atacağım sana Nathalieciğim:)

laleninbahcesi dedi ki...

Zerocum benim kocamın yaptığı patetesli yumurtayı kşmseler yapamaz. O patatesleri nasıl özenle küp küp doğrar ve kızartır
yumurtanın beyazı hiç belli olmaz ... Ama zeytinyağlı yaprak sarmaya saqla ve kata teşebbüs dahi etmez...

Zeynep Özmen Ünlü dedi ki...

ben bu yaşıma geldim, ne etli ne de zeytinyağlı dolma sardım. hiçde hevesim olmadı. NAsıl olsa annem yapıyor diye. Bir erkeğin , eşine yapıyorum hem de en kıdemlisini diyip, bir cesaretle bu işe kalkışması gerçekten çok büyük mesaj :)

zero dedi ki...

Lale ablacım, o zaman hep birlikte "mutfakta erkek var" konseptini destekliyor ve bu erkekleri baştacı ettiğimizi söylüyoruz:)) Yeni bir sosyal hareket mi başlatsak napsak:)

Zeynepcim, mesaj kesinlikle çok büyük! koca bir tencere yaprak sarması, daha ne olsun:))

EKMEKÇİKIZ dedi ki...

Yemek yapmayı bilen, en azından deneyen, daha da fazlası yapılan yemekleri takdir eden erkeklere selam olsun. Öyle azlar ki!...
:))

zero dedi ki...

Sevgili Ekmekçikız, hepsine selam olsun, hem de yürekten:)

Bir Dut Masalı - nUnU dedi ki...

gönülden istemek, yapmaktan daha öte değilmi,
emek sevginin ta kendisi değilmi ?
vallahi bendende kocaman bir tebrikler :)
tadı hiiiiç mühim değil !

sevgiler zerom.

nehircce dedi ki...

Çok güldüm :))ne güzel anlattın yine,keşke eşimde bana pişmiş pişmemiş ne olduğu önemli değil sarsa sarmalasa bir şeyler :)))) sevgiler..