Her sene Nisan başında 15 günlük bir sinema şöleni olarak istanbul'un göbeğine düşen İstanbul Film Festivali, benim için artık baharın geldiğinin kesin işaretidir.
Cemreler düşmüş müdür, toprak bereketini verip yeşilin en güzeline durmuş mudur, ağaçlara pembe beyaz çiçekler konmuş mudur, bilemem ama bilirim ki, benim yenilenmelerim, yeşile durmalarım, çiçek açmalarım bu seyir şöleniyle başlayacak.
Bu yıl 4-19 Nisan tarihleri arasında yapılacak olan festivalin programı, dün akşam Emek Sineması'nda yapılan törenle açıklandı. Ve aldı beni bir heyecan... Gidilecek filmler belirlenmeli, biletler hiç vakit kaybetmeden alınmalı, her filme izlemekten keyif alacağını bildiğin bir arkadaşın düşünülmeli ve ona haber verilmeli, sevgiliyle gidilecek özel gece seansları seçilmeli, öncesinde Beyoğlu'nun keyfini çıkarmalık uzun zamandır gidilmeyen özel bir mekanda yemek programı yapılmalı, kısacası pazar günü satışa çıkacak festival kitapçığı üzerinde uzun uzun çalışılmalı...
İstanbul'da yaşamayı neden sevdiğimi yeniden hatırlatan bir dönem benim için İstanbul Film Festivali. Kışın soğuğundan sıkı sıkı paltolara sarınıp akşam sıcak bir 'yuvaya' varma güdüsüyle yönünü direk eve döndüren bedenim, sıyırıp üzerinden kalın örtülerini, sokaklara, caddelere, kafelere, sinemalara, Beyoğlu meyhanelerine çevirir yüzünü. Çantasında kitapları, elinde sinema dergileri, şehrin akıntısına karışır, izlediği filmlerden sarhoş, zaman zaman evinin yolunu unutur.
Uzun zaman görüşülmeyen arkadaşlarla yeniden görüşmektir festival. Her film seçiminde o filmi izlemekten keyif alacağını bildiğin arkadaşını düşünmek ve onu davet etmektir. Özlem gidermektir, hararetli tartışmalara girmektir. Bir filmi izlemek kadar güzel olan şey, o filmin seni götürdüğü yerler üzerine saatlerce süren sohbetlerdir.
Aşktır festival. Aşkın tazelenmesidir. Aynı heyecanla bir filmi izlemeyi beklemektir. Çok sevdiğin, aylarca beklediğin bir yönetmenin filmini izlerken yanındaki koltuğun sadece O'na ait olmasını istemektir.
Ne dersiniz, bunca şey ifade ederken bu festival bana, sizce de heyecanlanmakta haksız mıyım?
Unutmayın, biletler 21 Mart'ta satışta!
11 Mart 2009 Çarşamba
İstanbul'a Bahar Festivalle Gelir
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
10 yorum:
Zerencim ne güzel anlatmışsın, sinema ve festival aşkını. Ellerine yüreğine sağlık. Sana keyifli seyirler dilerim.
Zerencim harikasın yine,özletiyorsun kendini.ben de baharı çok özledim artık gelsin.sevgiler,iyi seyirler şimdiden
Özlemişim seni. Nerelerdeydin yine?
Sinema delisine ço güzel bir organizasyon. Zevkle ve mutlulukla seyret her şeyleri
istanbula bahar festivalle gelir ama sen itanbula gidemzsen bahar buraya da gelirmi
Yaşasın!
Program açıklandı demek?
İki gün önce kolaçan ettiğimde yoktu, henüz.
Hemen bakıyorum.
:)))
Zerenciğim iyi seyirler diliyorum.Ah ahhh:-) benim de İstanbul'da olmadığıma en üzüldüğüm günler oluyor festival zamanları.sevgilerimle canım...
Hatırlatma için teşekkürler gerçekten. Ben bunaklığımla bu yıl rekora koşuyorum :) Hiç aklıma gelmemişti.
Sevgiler.
Bahar ve festival, ne güzel anlatmışsın.
Orada olup seninle film izleme isteği uyandırdı yazın bende.Bizim yerimize de izleyin.
Sevgiler...
işte bu tarihler, İstanbul'da yaşamadığıma hayıflandığım ender tarihlerden biri... bol bol keyfini çıkar ve fırsat buldukça bizlerle de paylaş lütfen Zeren :)
sevgiler,
İçimde bahar çiçekleri açtı okuduklarım sayesinde. İstanbul'da yaşamak işte bu yüzden ve her şeye rağmen çok güzel...
Yorum Gönder