tag:blogger.com,1999:blog-254620514364052604.post3574632897704949093..comments2023-10-26T18:09:26.002-07:00Comments on Bir Dilim Sohbet: En Sevdiğim Filmler -1-zerohttp://www.blogger.com/profile/17541437886340777213noreply@blogger.comBlogger5125tag:blogger.com,1999:blog-254620514364052604.post-10800851982328341432008-06-18T12:23:00.000-07:002008-06-18T12:23:00.000-07:00kocaman bir merhaba,bloğuna ilk defa rastlıyorum, ...kocaman bir merhaba,<BR/>bloğuna ilk defa rastlıyorum, bu filmden bahsettiğini okuyunca dayanamadım, bi selam vereyim dedim. kaçırmış olabileceklerimin paranoyası ile 2 defa izlemiştim. en çok etkileyen de Natalie Portman'ın oynadığı öyküydü. şimdi yazını okuyunca yine gözümde sahneler canlandı, görüşmek üzere..<BR/>yelizyelizhttps://www.blogger.com/profile/11954023846672599430noreply@blogger.comtag:blogger.com,1999:blog-254620514364052604.post-15596024104658134612008-06-06T12:42:00.000-07:002008-06-06T12:42:00.000-07:00Çok büyük bir keyifle izlediğim filmlerden biriydi...Çok büyük bir keyifle izlediğim filmlerden biriydi. Okuyunca yeniden anımsadım. Oscar Wilde'ın olduğu bölüm beni çok etkilemişti. Ve elbette Steve Buscemi... Kısacık filmlerle böyle bir etki yaratmak... İşte asıl yaratıcılık bu sanırım...Aydan Atlayan Kedihttps://www.blogger.com/profile/08125523563834919997noreply@blogger.comtag:blogger.com,1999:blog-254620514364052604.post-77879228847474684872008-06-06T04:17:00.000-07:002008-06-06T04:17:00.000-07:00"Mevlanadan Altın Öyküler" isimli kitabı, ve Throu..."Mevlanadan Altın Öyküler" isimli kitabı, ve Throue' nun Sivil İtaatsizlik ve başkaldırı isimli 2 kitabını aynı anda okuyorum. 2.sini özellikle tavsiye ederim. Okuduğum kitapları ve dinlediğim müzikleri blogumda "bugünlerde" isimli kısımda yazıyorum.Sevgiler. :))Anonymousnoreply@blogger.comtag:blogger.com,1999:blog-254620514364052604.post-18391722188815433272008-06-05T13:46:00.000-07:002008-06-05T13:46:00.000-07:00Ne kadar doğru dedin. Ben de kalın kalın kitaplara...Ne kadar doğru dedin. Ben de kalın kalın kitaplara bayılırım. İçine daldığım o dünyadan, hayatımdan birleri yaptığım o kahramanlardan ayrılmayı içim kaldırmaz bir süre. Ben de Asimov'un Vakıf serisini bitirdim bu sene 5 ya da 6 cilt falandı en azı 400 sayfa civarında. Yani bitmesin devam etsin diye gücüm olsa Asimov'u mezarından kaldırıp "hadi amcacım bırakma ya yazmaya devam et" diye yalvaracağım:) Ne güzel şey okumak... Bu arada şimdilerde ne okuyorsun, onu da merak ettim:)zerohttps://www.blogger.com/profile/17541437886340777213noreply@blogger.comtag:blogger.com,1999:blog-254620514364052604.post-79448130338648464122008-06-05T13:30:00.000-07:002008-06-05T13:30:00.000-07:00Öyküleri de severim ama romanın yeri bende çok baş...Öyküleri de severim ama romanın yeri bende çok başka. Romanlar daha fazla içine alır insanı, daha fazla misafirperverlerdir. Bir de ben 700-800 sayfa olmayan kitaba kitap demem. Sİnir olurum 200-300 syf. kitap okumaya. Bitmek bilmesin isterim. En son Gerald Messadi nin üç ciltlik şaheserini okumuştum toplamda 1800 sayfaydı galiba. Ve hiç ara vermeden peşpeşe 3 cildi 3 haftada tamamlamıştım. takıntılıyım yahu okumadan duramam. yemek içmek gibi benim için. Yeni hayatlarla, farklı kelimelerle tanışmayı çok seviyorum. Evrene açılan kağıt kokulu pencereler gibiler değil mi? Benzetmede pek absürd oldu yafff:))Anonymousnoreply@blogger.com